• İYİ ENERJİ
  • Lösev
  • USB Etiket Ribon
  • Şenay Emlak
  • İkizpa Kablo
  • Kartal
  • Günün Yemekleri Günün Menüsü
  • NAYY Kablo
  • Kablo

Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı

ATATÜRK’Ü ANMA GENÇLİK VE SPOR BAYRAMINIZ

KUTLU OLSUN

 

19 Mayıs 1919, “Ya istiklal ya ölüm!” düşüncesiyle yürütülen Türk Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcı olarak tarihe geçmiştir. Atatürk, bağımsızlık ve aydınlanma meşalesini yaktığı bugünü “Gençlik ve Spor Bayramı” olarak Türk gençliğine armağan etmiştir. Millî mücadelenin 101. yılında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve millî mücadele kahramanlarımızı saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz.

 

 

Osmanlı İmparatorluğu I. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkmış ve İtilaf Devletleri’nce işgal edilmişti. Bu zor günlerde vatan topraklarını korumak için girişilen ve birçok cephede süren Kurtuluş Savaşı’nda çok büyük mücadeleler verildi. Lozan Antlaşması ve ardından Cumhuriyet’in ilanıyla sona eren Kurtuluş Savaşı, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkışıyla başladı.

 

İstiklal Harbi ya da Milli Mücadele olarak da anılan Kurtuluş Savaşı 105 yıl önce bugün başladı. 19 Mayıs 1919, Cumhuriyet’in kurulmasıyla sonuçlanacak olan yaklaşık 4,5 yıllık çok zorlu bir dönemin ilk günüydü. Atatürk bir söyleşide “Ben 19 Mayıs’ta doğdum” demiştir.

Böylesine önemli bir gün olan 19 Mayıs yurdumuzda bayram olarak kutlanır. Atatürk bu bayramı gençliğe armağan etmiştir. Çünkü tıpkı çocuklar gibi gençlerin de O’nun için ayrı bir önemi vardı. Atatürk gençleri her zaman ülkenin ve cumhuriyetin koruyucusu ve ilerletici gücü olarak görmüştür. Bu nedenle her gittiği yerde onlarla ilgilenmiş, sohbet etmiş ve onlara verdiği önemi her zaman açıkça göstermiştir.

Atatürk’ü anlamak, onun yaşadıklarını ve düşüncelerini bilmek sayesinde olur. Bu nedenle 19 Mayıs, Cumhuriyetimiz’in kuruluşunda yaşanan zorluklar anımsanarak ve Atatürk’ün gençlere verdiği önemin bilinciyle kutlanır. 19 Mayıs aslında yalnızca Atatürk’ün değil bir anlamda ulusal egemenliğe dayalı, bağımsız Türkiye’nin de doğum günüdür. Atatürk “Benim en büyük eserimdir” diye tanımladığı Cumhuriyet’i, sonsuz güven duyduğu gençlere emanet etmiştir. Bu güveni O’nun şu sözlerinde görebiliriz:

“Gençler! Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler! Bir gün bu memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan çok memnunum ve mesudum.”